Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) ve Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) işbirliğinde, Avrupa İşletmeler Ağı desteğiyle düzenlenen “Yenilikle Geleceğe” Konferansı gerçekleştirildi. Akıllı Şehirler ve Dijital Dönüşüm başlıklarıyla iki oturum halinde düzenlenen konferansta, konuşmacılar teknolojik gelişmeler ve uygulamaları hakkında katılımcılara önemli bilgiler verdi.
Toplantının açılış oturumuna Trabzon Valisi Yücel Yavuz, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, DOKA Genel Sekreteri Onur Adıyaman, akademisyenler, bürokratlar ve diğer ilgililer katıldı.
“TEKNOLOJİK YATIRIM KONUSUNDA ORTAK ANLAYIŞLA HAREKET EDİYORUZ”
Konferansın açılış konuşmasını yapan Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, şunları söyledi:
“Aslında 2010 yılında başlayan bir stratejik plan dâhilinde geleceğe giden bir yolun ortalarında bir yerdeyiz. Şehrimizde özellikle üniversitelerimizle, hocalarımız ve öğrencilerimizle geleceğe dönük olarak atacağımız adımların, bölgenin ve ülkenin gelişmesi doğrultusunda yapılacak Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarının devamı sürecindeyiz. Şehrimiz bugüne kadar bu stratejik plan dâhilinde boş durmadı. Tüm paydaşlarımızla başta Valiliğimiz olmak üzere birlikte hareket ettik. KOSGEB, DOKA, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü ve üniversitemizle birlikte çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Biz bu programlara başlarken öncelikle Teknokent’te Tasarım ve İnovasyon Merkezi açtık. Yetişmiş işgücünü geleceğe hazırlama adına çalışmalar yaptık. Sadece bu merkezde bugüne kadar 600’ün üzerinde mühendis yetişti ve şu anda piyasada çalışıyor. Bu rakam bundan sonra da artarak devam edecek. Bütün çalışmaların temelinde insan olduğunu bilerek bu yola çıktık. Esas amacımız, öğrencilerimizin hocalarıyla birlikte geliştirecekleri projeleri hayata geçirmeleri konusunda onlara yardımcı olmak, ileri teknoloji projelerin uygulamalarını gençlere tanıtmak, kendi şirketlerini kurma amacı doğrultusunda onları yetiştirmek. Şu anda da 10 bin metrekarelik bir inşaatımız devam ediyor. İçinde katmanlı üretim teknolojisinden toz metalürjisine ve nanoteknolojiye kadar önemli alanlar olacak. 2018’de temelini atmayı planladığımız Yatırım Adası’nda da firmalar orta ve yüksek teknoloji üretim yapacak. Bunların son adımı da enstitü kurulması olacak. Bu çalışmalarda şehirde başta sayın valimiz olmak üzere ortak anlayışla hareket ettik. Konferansımız bu adımlarla ilgili şehrimizde farkındalık yaratmak adına çok önemli.”
VALİ YAVUZ: GELECEĞE EMİN ADIMLARLA GİDİYORUZ
Trabzon Valisi Yücel Yavuz ise konuşmasında, dünya üzerinde her şeyin yeniden şekillendiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunun farkındayız. Yeniliğe ve gelişmelere açık olmamız lazım. Yoksa hayatı yakalamak zor. Bilimsel çalışmalar, teknolojik gelişmeler, sanayisi, ticareti ve akademik tarafıyla hayata dokunan her alanda elimizden geleni yapmamız lazım. Dünya büyük bir rekabet ortamı içinde. Çok büyük bir yarış var. Bu rekabete ayak uyduramazsak yönetiliriz. Üzerimizde değişik projeler uygulanır. Terörle mücadelede yaşadıklarımızı, 15 Temmuz’da yaşadıklarımızı biliyoruz. Tüm bunlara rağmen 80 milyon nüfusumuz, iş gücü kapasitemiz, yer altı ve yer üstü zenginliklerimiz, milli ve manevi değerlerimizle geleceğe yönelik gayretimizi en üst seviyeye çıkarmış durumdayız. Özgüvenimiz tam. 2023, 2053 ve 2071 hedeflerimize giden yolda inovasyon ve teknolojik gelişmeler çok büyük önem taşıyor. Konferans bu anlamda önemli bir adımdır. Trabzon olarak sivil toplum ve kamu kuruluşlarıyla elimizden ne geliyorsa yapıyoruz. Endüstri Bölgesi olarak tanımlanan Yatırım Adası, bu başlığa ilişkin muazzam bir yatırımdır. Orada tamamen teknolojik yatırımlara öncelik verilecek. Yerli ve yabancı firmalar yer almak için sıraya girmiş durumda. Bunlar çok güzel işler. Geleceğe emin adımlarla ve güvenle bakıyoruz.
İLK OTURUMDA AKILLI ŞEHİRLER KONUŞULDU
Konferansın Akıllı Şehirler başlığı altındaki ilk oturumunun moderatörlüğünü Prof. Dr. Tahsin Yomralıoğlu yaptı. Eskiden elinde toprağı olan ülkelerin güçlü olduğunu vurgulayan Yomralıoğlu, “Şimdi ise bilgisi olan ülkeler güçlü. Bilgi gerçekten önemli bir güç. Bilgi pazarlayıp, bilgisini endüstrileştirerek ekonomisini büyüten ülkeler var. Basitçe söylersek; 10 ton patates bir küçük çipe karşılık geliyor. Toplumlar seçimlerini hemen yapmalı. Trabzon’un bir çok kente göre çeşitli avantajları var. Derin bir tarihe ve birikime sahip ve uzun yıllardır burada bir üniversite bulunuyor. Bilgi yönetimi önemli. Kentlerin yönetilmesi için artık bilgi kullanılmaya başlandı. Kent idaresinde yöneticilerin hızlı karar vermesini sağlayacak alt yapıyı oluşturmamız gerek. Bu anlamda teknolojiyi iyi kullanmalıyız. Akıllı kent konusunda planlamalar yapılmalı. TTSO’nun girişkenliği, üniversitenin olması ve genç nüfus Trabzon’un avantajları” dedi.
Kamu Teknoloji Platformu Başkanı Erdem Akçıl ise, Türkiye’de ve dünyada akıllı kentlerin gelişimi konusunda katılımcılara bilgiler verdi. Akıllı şehir olmak için hızlı davranmak gerektiğini vurgulayan Akçıl, şunları söyledi:
“Akıllı Şehir Stratejik Eylem Planları hazırlanmalı. Şehirlerin, sanayi, ticaret veya turizm alanlarından hangisine hizmet etmesi gerektiği belirlenmeli. Bu noktada kurumlar arası koordinasyon çok önemli. Aksi halde rekabetten bahsedemeyiz. Akıllı şehir yaklaşımı aslında birçok sorunu çözebilir. Bu noktada da mutlaka öncelikle master planlar hazırlanmalı. Veri toplamak önemli. Ölçemediğiniz şeyi yönetemezsiniz. Bu nedenle mutlaka üst düzeyde teknoloji kullanılmalı. Trabzon akıllı şehir olacaksa, turizmde sanayide dünya ile yarışacaksa mutlaka planlamamızı yapmalıyız. Bence Trabzon için 1 numarada sanayi 2 numarada turizm olmalı. Önümüzdeki süreçte şehirler sertifikalandırılmaya başlanacak.”
Akıllı Şehirler Çözümleri Danışmanı Bora Özcanlı ise, akıllı şehirlerin akılcı ve teknolojik çözümler kullanarak, kentin yaşam kalitesini sürdürülebilir olarak yükselten şehirler olduğunu vurguladı. Özcanlı, şu ifadeleri kullandı:
“Akıllı şehir, ekonomik hareketlilik, çevre, insanlar, yaşam gibi pek çok kilit alanda yenilikçi teknolojiler kullanılarak, sürdürülebilir ekonomik kalkınma ve kent için yüksek yaşam kalitesi yaratan gelişmiş bir kentsel alan ile güçlü insan ve sosyal sermaye ve altyapı yoluyla yapılabilir. Akıllı şehirlerin 2025 yılına kadar 2 trilyon doları aşan piyasa değeriyle büyük iş fırsatları yaratması bekleniyor. Aslında bir bütün olarak akıllı şehir olmayan ancak küçük alanlarda uygulama yapan dünya üzerinde 100’e yakın şehir var. İstanbul ve İzmir de bu şehirler arasında yer alıyor. Akıllı kentler için toplanan verilerin yönetimi de önemli.
İstanbul Bilişim ve Akıllı Kent Teknolojileri AŞ (İSBAK) Akıllı Şehir Koordinatörü Mustafa Uçak ise, konferansta Akıllı Şehir İstanbul adıyla, İstanbul’da yapılan uygulamalarla ilgili bilgi verdi. Akıllı Şehir kavramının sadece teknolojiyle açıklanamayacağını vurgulayan Uçak, “İnsanların yaşam kalitesini yükseltmeliyiz. Bunu yaparken de kaynakları etkin ve verimli kullanmak amacıyla teknolojik imkanlardan ve verilerden ileri seviyede yararlanmalıyız. Ayrıca şehrin tüm paydaşlarının şehir yönetimiyle entegre olduğu sürdürülebilir bir yapı kurulmalı. Akıllı şehirlerde çevre, mobilite, enerji, yaşam, yönetim, ekonomi, insan ve güvenlik konuları mutlaka planlanmalı. İstanbul olarak çalıştaylar, anket çalışmaları ve tüm kesimlerle yapılan toplantılar sonucunda Akıllı Şehir Manifestosu hazırladık. Sürdürülebilir kent yaşamı için teknoloji bir amaç değil araçtır. Sadece teknolojik uygulamalar değil, ufak dokunuşlarla insanların yaşam kalitesini yükseltmek de bir akıllı şehir uygulamasıdır” dedi.
Konuşmaların ve soru-cevap bölümünün ardından TTSO Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu ve DOKA Genel Sekreteri Onur Adıyaman, katılımcılara teşekkür plaketi takdim etti.
DİJİTAL DÖNÜŞÜM ANLATILDI
Konferansın öğleden sonraki bölümü ise Dijital Dönüşüm başlığı altında gerçekleştirildi. Ekonomist – Yazar Rüştü Bozkurt’un moderatörlüğünü yaptığı ikinci oturumda konuşan İş Koçu ve Geliştirme Mentörü Taylan Demirkaya, uygulamalı girişimcilik, inovasyon, pazarlama ve kendi işini kurma rehberliği gibi konularda katılımcılara bilgi verdi. Girişimciliğin bu kadar popüler olmasında hızlı değişen rekabet koşulları, hızlı büyüme potansiyeli, tükenmişlik sendromu ve değer yaratmanın etkili olduğunu vurgulayan Demirkaya, “Girişimci problemi ve pazarı tespit eder, prototip üretir, deneme – yanılma metoduyla geri bildirim alır, ürünü geliştirir, ölçekleme ve iş büyütme yapar. Bu nedenle inovatif girişimciler yetiştirmeliyiz” dedi.
Danışman-Girişimci-Yazar Gökhan Yücel ise Endüstri 4.0 ve Yapay Zeka konularında bilgilendirmede bulundu. Yücel, “Hangi işi yaparsanız yapın en geç 10 yıl içinde mutlaka kendinizi bir şekilde teknoloji şirketi olarak konumlandırabilmelisiniz” diye konuştu.
Dijital Dönüşüm Danışmanı Kozan Demircan ise, Dünyayı Değiştiren Teknoloji Trendleri başlıklı sunumunda, “Teknolojiye yatırım yapın. Teknoloji temel bilimlere yatırım yapılarak gelişir. Devletin de bunu desteklemesi ve önünü açması lazım” diye konuştu. Demircan, dijital dönüşümü örneklerle izleyicilere aktardı.
Soru-Cevap bölümünün ardından TTSO Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu ve DOKA Genel Sekreteri Onur Adıyaman konuşmacılara teşekkür plaketi takdim etti.